Bir, iki hafta önce instagram hesabımdan resimlerini paylaşmıştım fakat ancak yazabiliyorum. Malum iş yoğunluğu. Blog için hazırladığım bir defterim var buraya yazmadan önce deftere yazıyorum,buraya yazmak zaman alıyor. Benim işim genel olarak dışarlarda geçiyor. Hal böyle olunca teknolojiden de biraz uzak biri olarak defter kullanıyorum :) bakalım neler yazmışım :) ben daha fazla lak lak yapmayayım :)
"Balina Süleyman'ın Dokuz Yüz Otuz Birinci Dünya Turu" "Çınar Yayınları" tarafından ilk olarak 2010 yılında çevrilmiş "Ursula k. Le Guin" kitabıdır. Kitabın ismi bile okadar güzel ki insanın sürekli tekerleme gibi söyleyesi geliyor :) Yazarımızın sadece çocuklar için değil yetişkinler için de kitapları bulunmaktadır. "Fantastik Edebiyat"ın önde gelen ABD'li yazarlardandır.Yazarın "Çınar yayınları" haricinde başka yayınevlerinden de çıkmış çocuk kitapları var. Zamanla onları da yazarım sizlere.
Kansas sahilinden çok uzaklarda ormanlarla kaplı büyük bir ada vardır.Ormanların ortasında küçük bir düzlük bulunur,güneşin ılık ılık parıldadığı sessiz bir yerdir burası. İşte bu düzlükte bir zamanlar bir zürafa ile boğa yılanı yaşardı. Erkek zürafa ve dişi boa yılanı arkadaştı ve ikisi de filozoftu. Artık orada yaşamıyorlar,çünkü bir sabah düşüncelerle dolu uzun bir sessizlikten sonra zürafa kafasını kaldırıp "gün sabah ile öğlen arasında" dedi.
"Ne?" dedi boa yılanı, burnundan başlayıp kuyruğunun ucuna kadar dalga dalga ilerleyen bir titremeyle yerinden sıçrayarak. Korkuttuğu için özür diler zürafa ve
-boğa yılanı "Nereye" diye sorar
-"Denize" der züraf.
-"Neden olmasın" der boa yılanı ve yola koyulurlar.
Bu yolculuk sırasında zürafa ve boğa yılanı fiziki yapıları hakkında birbirlerine sorular sorar filozofça. :) Zürafa, boa yılanının kuyruğunun nerede başlayıp vücudunun geri kalanının nerede bittiğini merak eder. Boa yılanı ise zürafanın gözlerinin keskin olup olmadığını ve çok takılarak yürüdüğü hakkında sorular sorar.
Dere tepe aşar ve sonunda deniz kenarına ulaşırlar.Bu sefer zürafa, boğa yılanının kuyruğunda merak ettiği gibi denizin nerede başlayıp gökyüzünün nerede bittiğini merak eder.Bir kayık görürler ve denize açılmaya karar verirler. İkisi de kendilerini birer denizci gibi hissederler. :) Açıldıktan bir süre sonra ufak bir macera atlatırlar ve sonunda açık denizin ortasına gelirler. Yine sohbet etmeye başlarlar :)
"Heeey" diye bağırır boa yılanı.
Merakla sorar zürafa boa yılanının kime seslendiğini
Boa yılanı da "Ufka" sesleniyorum der.
Sonra zürafa seslenir ufka :)) ama ufuk onlara cevap vermez.
Zürafa "Ufkun aralarındaki mesafeyi koruduğunu" söyler. Boa yılanı da "ufkun" peşine düşebileceklerini söyler ve maceraya devam ederler, :))) denizde fırtınaya yakalanıp bir macera daha atlatırlar..
Güneş yeniden ılık ılık parlamaya başladı ve iki arkadaş yavaş yavaş kurudu, tam dinleniyorlardı ki önlerinde beyaz bir şey yükseldi.Ne olduğunu anlayamadan gürültülü bir esneme sesi duyuld, ardından uzun süre bir kayma duygusu ve karanlık geldi. Boa yılanı fark etti bir balinanın içinde olduklarını :) Olanları filozofça idrak etmeye çalıştılar:) Balina kendi kendine konuşmaya başladı. Boa yılan çok bilgili olduğu için balinanın konuştuğu dili biliyordu.
Ballina etrafta kimseyi göremediği için sordu "orada biri mi var?" "Neredesin?"
"İçeride" dedi boa yılanı.
Balina daha önce de yutmuş olduklarını düşünerek misafir ettiklerini sırayla saymaya başladı :)
"Ben Demon arkadaşımın adı da Ophidia" dedi zürafa.
Balina merakla sordu " nereye gidiyordunuz?"
Boa yılanı cevap verdi "Ufka"
"Ufka ha!" Dostlarım bana Kral Süleyman'ın adını vermişler denizlerde yüzen ilk balinanın ikinci oğluyum, dünyanın çevresini dokuz yüz otuz bir defa yüzdüm ve ben bile ufka hiç ulaşamadım!
Zürafa balinaya "Bay Balina" dünyadaki herkesten daha yaşlısınız, ama siz şimdiye kadar ufka hiç ulaşmadınız diye bu ona ulaşılamayacağı anlamına gelmez, balina kendinden de yaşlılar olduğunu belirterek, hatta yeryüzüne ilk ayak basan filin ufuk hakkında bilgisi olabileceğini söyleyerek onları file götürmek üzere yola koyuldular.
Hindistan'a ulaştıklarında denizde ses çıkararak filin kıyıya gelmesini sağladı balina.Filden arkadaşlarına "ufuk" hakkında bilgi vermesini istedi
Fil iç geçirerek anlatmaya başladı......
Sonra file teşekkür ederek yollarına devam ettiler.
Kitabımız ufuk çizgisini arayan arkadaşları buluşturuyor :) Fil, boa yılanı ve zürafaya neler mi anlatıyor? okuyup görelim. Çocuk , yetişkin fark etmeden herkesin seveceği ve okurken düşündürecek bir kitap. 32 sayfa kuşe kağıda basılmış olan kitap canlı çizimleriyle de okuma keyfini arttırıyor. Kaç yaş itibariyle okunmaya başlanabilir diye düşünecek olursak üç ve dördüncü sınıf yaş gurubu için uygundur.
KEYİFLİ OKUMALAR....
0 yorum:
Yorum Gönder