Çocuklar ve Mitoloji

   Uzun aradan sonra tekrar merhaba,

Yine yazacak şeyler birikti ve ben yeni bir konuyla sizlerleyim :)

Başlıktan da anlayabileceğiniz gibi konumuz Mitoloji, aslında sadece çocukların değil hepimizin dikkatini çektiği bir konu.Kendi içinde de farkılıklar olan bir konu. Ülkeden ülkeye, bölgeden bölgeye değişiyor... 

   En çok bilinenler

 - Yunan Mitolojisi

 - Asya Mitolojisi

 - Güney Amerika

 - Avustralya Mitolojisi

 - Orta Doğu Mitolojisi ve daha sıralayabiliriz. 

   Birçok yazımda yazdığım gibi bizim çocukluğumuzda klasik masallar vb. haricinde pek kitap yoktu. Şimdi çocuklar için mitolojiyi konu alan çok güzel ve kaliteli kitaplar var.Bunları fırsat buldukça yazacağım sizlere. İlk olarak "1001 Çiçek Yayınları"nın basmış olduğu "Mitoloji ile Eğlenmek" kitabından bahsedeceğim.

   Kitap hakkında yazılabilecek herşeyi, arka kapağında öyle güzel açıklanmış ki tembellik ettiğimi sanmayın :)  bana da sizin için birkaç fotoğraf koymak kaldı.Kitap çocukların çok rahat anlayabileceği sade bir dille yazılmış. çizimleri de gayet başarılı,  hele içerisinde yer alan el becerileri gerçekten çok keyifli :)

   ."Mitoloji ile Eğlenmek", çocuklara yönelik günlük konuşma diliyle yazılmış, Yunan mitolojisindeki tanrılar ve kahramanlar hakkındaki en simgesel öykülerin bir derlemesinden oluşuyor.

   Her öykünün sonunda içerdiği davranış biçimlerini çocukların kavrayabilmesine yardımcı olmak amacıyla öyküde ele alınan değerlerin vurgulanması açısından bir yansıma ya da eğitici mesajlar veriyor.

   Kitapta ilginç durumların anlatıldığı her öykü, farklı konular, faaliyetler, oyunlar ve el becerileriyle destekleniyor ve çocukların Yunan mitolojisindeki tanrılar ile kahramanları öğrenirken eğlenmeleri de sağlanıyor.

   Kitap 9-12 yaş grubuna hitabetmektedir. Meraklısıysanız anne babalar da sevecektir :) 

Bu kitap haricinde benim sevdiğim tam boyama yaşına gelmiş çocuklar için :) dört güzel kitap var. bu güzel kitaplar da "Arkeoloji Sanat Yayınları"ndan çıkmış bulunmakta...

Keyifli Okumala......

Aritmetik İyi Kuşlar Pekiyi

 Yazıma ilk önce Cemal Süreya hakkında birşeyler yazmakla başlamak istiyorum. Bugün 9 Ocak 2015 bundan 25 sene önce vefat etmişti Cemal Süreya. 1931'de Erzincan'da doğdu. Müşavir maliye müfettişliğinden emekli oldu. Çalışma hayatı sırasında Papirüs adından bir dergi çıkardı. 1978'de Kültür Bakanlığı'nda Kültür Yayınları Danışma Kurulu üyesi olarak da görev yaptı. Emekli olduktan sonra, yayınevlerinde danışman ve ansiklopedilerde redaktör olarak çalıştı. Birçok dergide yazıları ve şiirleri yayımlandı; Oluşum, Türkiye Yazıları, Maliye Yazıları dergileri ile saçak dergisinin kültür-sanat bölümünü bir süre yönetti. Politika, Aydınlık, Yeni Ulus ve Yazko somut gazeteleri ile 2000'e Doğru dergisinde köşe yazıları yazdı. Cemal Süreya hakkında daha  detaylı bilgi sahibi olmak isteyener için bir kaç kitap önerim var.

   İkinci Yeni hareketinin önce gelen şair ve kuramcılarından sayılır... Birçok eseri var. şiirler, Günlükler, Düzyazılar... Bizim kitabımız birçok kişinin  bilmediği  çocuk kitabı. Kitap Cemal Süreya'nın Çocukça dergisinde "Aritmetik İyi Kuşlar Pekiyi" bölümünde yazmış olduğu  on iki yazılardan oluşuyor.

   Kitabın başından Cemal Süreya'nın dergiden ayrıldıktan sonra tutmuş olduğu günlüklerden çocuk edebiyatı üzerine yazmış olduğu dört günlüğü de bulunuyor.Bu yazıları okuduktan sonra sizler için Günlüklerinin olduğu kitaplarını aradım fakat malesef baskısı olmadığından sizlerle paylaşamayacağım.Günlüklerden yapılmış dört alıntının sonrasında çocuk edebiyatının önemli yazarlarından ve eleştirmenlerinden Necati Güngör'ün söyleşi yazısı bulunmakta...Bu yazıda da Cemal Süreya hakkında güzel bilgiler edinebilirsiniz :)

"Aritmetik İyi Kuşlar" Yazıların başlıkları

• Lacivert İpek Helikopter
• Behçet Necatigil
• Altı Kitap
• Issız Ada
• Dört Büyük Şair
• İki Annesi Vardı
• Yılbaşı Gecesinde İller
• Gülmek
• Ünlü Ressam
• Ceren Doğan'la Konuştum
• Renkler Ölmüyordu
• Reklamlar

Çocuklar usta yazarları erken yaşta öğrenmelidirler...
Cemal Süreya'yı saygıyla anıyoruz...

Keyifli okumalar...

Yılın Son Ayı

   Merhaba, Yazıyı yazmaya  5 saat önce başladım :) ama işim çıktı :) bu sebepten bu saate kaldı :) ama hiç değiştirmeden yayınlıyorum :) İyi geceler :) 
   Yılın son ayının ilk gününden merhaba,

   Bugün 2014'ün son ayına girmiş bulunmaktayız. Ne de çabuk geçti bir sene. Bir sene boyunca neler neler yaşadık... Bazılarımız sevdiklerini kaybetti,bazılarımız yeni ilişkilere başladı, bazılarımız evlendi, bazılarımız ayrıldı, bazılarımız dünyaya geldi...
   Yılın son ayının ilk günü benim için biraz sinir bozucu başladı...Sabah uyuya kalmışım :) sonra trafiğe takıldım, biraz önce bilgisayarda da sorun yaşadım :) neyseki gün bitti sayılır :) Yaklaşık bir saat sonra dizim başlayacak :) Merak etmeyin öyle  dizi delisi değilim bu sene izlediğim bir dizi var o da "Ulan İstanbul" :) bir de ocak ayında başlayacak olan "Kardeş Payı" ikisi de güzel diziler tavsiyemdir.
   Bugün yılın son ayına girmiş olduğumuza göre yılbaşı için de ufak tefek planlar yapmaya başlamışızdır :) Ben yılbaşı ağacımı henüz süslemeye başlamadım ama süslediğimde sizlerle paylaşacağım :) Yeni yıla girerken birçoğumuz hediye alıyor hediye veriyoruz. :) Hediye seçmek benim için çok zor birşey hele ki değer verdiğim birine hediye alıyorsam daha da zor. Gerçi bu sene eşime hediye alırken pek zorlanmadım, :) hediyesini biraz erken aldım. :) Ps4 heheheh :) çok makbule geçti :) 
   Gelelim çocuklar için alınabilecek yeni yıl hediyelerine.Tabiki öncelikli olarak alınabilecek hediyelerden biri kitap:) hatta kitap ile birlikte güzel bir film :) hatta ve hatta filmi olan bir kitap alabilirsiniz. Yazılarımızdan biri de bu olacak ilerleyen günlerde, filmi olan kitapları konu alacağız.Bugün sadece yeni yıl temalı kitaparı ele alacağız.... 

•     Joel Ve Kazu'nun Dostluğu    Kelime YayınlarıSiz hiç Noel Baba'ya mektup yazdınız mı? Peki, yazdıysanız, ondan ne istediniz? Japonya'da yaşayan Kazu, o yılbaşı Noel Baba'ya bir mektup yazdı ve evinin yakınındaki kütüphanedeyken, dünyanın öte ucundan, hiç beklemediği, sımsıcak, sürpriz bir karşılık geldi bu mektuba! Sevgi , dostluk, sahip olduklarımızın değerini bilmek, dilekler ve kütüphaneler hakkında yazılmış düşsel güzellikte bir öykü...

•    Süperlerin Oyuncak Dükkanı   Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları

 Kış gelmiş, her yer karla kaplanmıştı.Kışın keyfini süren süperler, Yılbaşı yaklaştıkça heyecanlanmaya başladılar. Kışın daha Çok oyuncak ve daha çok ışık yapmak gerekirdi. Yılbaşı'nda her yer ışıl ışıl olacak, çocuklar oyuncaklarıyla eğleneceklerdi.Yoksa öyle değil miydi?...

•       Marley ve Yılbaşı      Artemis yayınları
  Yeni yıl tüm heyecanıyla yaklaşırken Markey'in o kara burnuyla her şeyi karıştırması hiç de şaşırtıcı değildi. Göreceği ilk kar yağışını ve Noel Baba'nın  ziyaretini beklerken Marley, ailesine elinden geldiğince yardım etmeye çalışıyor.Amaher zamanki gibi her şeyi eline yüzüne bulaştırıyor. Işıkları deviriyor, Kâğıttan kar tanelerine saldırıyor ve yılbaşı ağacını kendi tuvaleti sanıyor!  :) Marley'in iyi niyeti yılbaşı gelmeden her şeyi yerle bir mi edecek? Yoksa afacan köpeğimiz yılbaşı sihrini ailesiyle paylaşabilecek mi?

•     Mini ve Yılbaşı Armağanları

• Günışığı Yayınları
  Sevdiklerine alacağı yılbaşı armağanları için bütün yıl para biriktiren Mini, sonunda kime ne armağan edeceğine karar vermiştir. Arkadaşı Maksi'yle birlikte alışverişe çıkıp, bütün armağanları alır. Ama yılbaşı yaklaşırken, beklenmedik gelişmeler yaşanır ve mini'nin armağanları elinde kalır.... 

•     Ayıcık ile Farecik'in Maceraları 6 - Yılbaşı Ağacı
      Yapı Kredi Yayınları
  Karlar altında bir yılbaşı gecesi...Ormanın ortasında terk edilmiş küçücük bir çam ağacının dibinde kutlama...Farecik'in en çok istediği yılbaşı hediyesi!...

Balina Süleyman'ın Dokuz Yüz Otuz Birinci Dünya Turu

Yeniden merhaba, bugün cuma sanıyorum hepimiz için en yoğun gün.Neyseki hafta sonu tatile giriyoruz iki gün çok iyi gelecek, :) şahsen ben bu hafta çok yorgunum tabi bu durum yazmaya engel değil. İş saatinin bitmesine daha 3 saat var :)
  Bir, iki hafta önce instagram hesabımdan resimlerini paylaşmıştım fakat ancak yazabiliyorum. Malum iş yoğunluğu. Blog için hazırladığım bir defterim var buraya yazmadan önce deftere yazıyorum,buraya yazmak zaman alıyor. Benim işim genel olarak dışarlarda geçiyor. Hal böyle olunca teknolojiden de biraz uzak biri olarak defter kullanıyorum :) bakalım neler yazmışım :) ben daha fazla lak lak yapmayayım :)

   "Balina Süleyman'ın Dokuz Yüz Otuz Birinci Dünya Turu" "Çınar Yayınları" tarafından ilk olarak 2010 yılında çevrilmiş  "Ursula k. Le Guin" kitabıdır. Kitabın ismi bile okadar güzel ki insanın sürekli tekerleme gibi söyleyesi geliyor :) Yazarımızın sadece  çocuklar için değil yetişkinler için de kitapları bulunmaktadır. "Fantastik Edebiyat"ın önde gelen ABD'li  yazarlardandır.Yazarın "Çınar yayınları" haricinde başka yayınevlerinden de çıkmış çocuk kitapları var. Zamanla onları da yazarım sizlere.
   Kansas sahilinden çok uzaklarda ormanlarla kaplı büyük bir ada vardır.Ormanların ortasında küçük bir düzlük bulunur,güneşin ılık ılık parıldadığı sessiz bir yerdir burası. İşte bu düzlükte bir zamanlar bir zürafa ile boğa yılanı yaşardı. Erkek zürafa ve dişi boa yılanı arkadaştı ve ikisi de filozoftu. Artık orada yaşamıyorlar,çünkü bir sabah düşüncelerle dolu uzun bir sessizlikten sonra zürafa kafasını kaldırıp "gün sabah ile öğlen arasında" dedi.
   "Ne?" dedi boa yılanı, burnundan başlayıp kuyruğunun ucuna kadar dalga dalga ilerleyen bir titremeyle yerinden sıçrayarak. Korkuttuğu için özür diler zürafa ve
-boğa yılanı "Nereye"  diye sorar
-"Denize" der züraf.
-"Neden olmasın" der boa yılanı ve yola koyulurlar.
   Bu yolculuk sırasında zürafa ve boğa yılanı fiziki yapıları hakkında birbirlerine sorular sorar filozofça. :) Zürafa, boa yılanının kuyruğunun nerede başlayıp vücudunun geri kalanının nerede bittiğini merak eder. Boa yılanı ise zürafanın gözlerinin keskin olup olmadığını ve çok takılarak yürüdüğü hakkında sorular sorar.
   Dere tepe aşar ve sonunda deniz kenarına ulaşırlar.Bu sefer zürafa, boğa yılanının kuyruğunda merak ettiği gibi denizin nerede başlayıp gökyüzünün nerede bittiğini merak eder.Bir kayık görürler ve denize açılmaya karar verirler. İkisi de kendilerini birer denizci gibi hissederler. :) Açıldıktan bir süre sonra ufak bir macera atlatırlar ve sonunda açık denizin ortasına gelirler. Yine sohbet etmeye başlarlar :)
   "Heeey" diye bağırır boa yılanı.
   Merakla sorar zürafa boa yılanının kime seslendiğini
   Boa yılanı da "Ufka" sesleniyorum der.
   Sonra zürafa seslenir ufka :)) ama ufuk onlara cevap vermez.
   Zürafa "Ufkun aralarındaki mesafeyi koruduğunu" söyler. Boa yılanı da "ufkun" peşine düşebileceklerini söyler ve maceraya devam ederler, :))) denizde fırtınaya yakalanıp bir macera daha atlatırlar..
   Güneş yeniden ılık ılık parlamaya başladı ve iki arkadaş yavaş yavaş kurudu, tam dinleniyorlardı ki önlerinde beyaz bir şey yükseldi.Ne olduğunu anlayamadan gürültülü bir esneme sesi duyuld, ardından uzun süre bir kayma duygusu ve karanlık geldi. Boa yılanı fark etti bir balinanın içinde olduklarını :) Olanları filozofça idrak etmeye çalıştılar:) Balina kendi kendine konuşmaya başladı. Boa yılan çok bilgili olduğu için balinanın konuştuğu dili biliyordu.

   Ballina etrafta kimseyi göremediği için sordu "orada biri mi var?" "Neredesin?"
   "İçeride" dedi boa yılanı.
   Balina daha önce de yutmuş olduklarını düşünerek misafir ettiklerini sırayla saymaya başladı :)
   "Ben Demon arkadaşımın adı da Ophidia" dedi zürafa.
   Balina merakla sordu " nereye gidiyordunuz?"
   Boa yılanı cevap verdi "Ufka"
   "Ufka ha!" Dostlarım bana Kral Süleyman'ın adını vermişler denizlerde yüzen ilk balinanın ikinci oğluyum, dünyanın çevresini dokuz yüz otuz bir defa yüzdüm ve ben bile ufka hiç ulaşamadım!
   Zürafa balinaya "Bay Balina" dünyadaki herkesten daha yaşlısınız, ama siz şimdiye kadar ufka hiç ulaşmadınız diye bu ona ulaşılamayacağı anlamına gelmez, balina kendinden de yaşlılar olduğunu belirterek, hatta yeryüzüne ilk ayak basan filin ufuk hakkında bilgisi olabileceğini söyleyerek onları file götürmek üzere yola koyuldular.
   Hindistan'a ulaştıklarında denizde ses çıkararak filin kıyıya gelmesini sağladı balina.Filden arkadaşlarına "ufuk" hakkında bilgi vermesini istedi
   Fil iç geçirerek anlatmaya başladı......
   Sonra file teşekkür ederek yollarına devam ettiler.

   Kitabımız ufuk çizgisini arayan arkadaşları buluşturuyor :) Fil, boa yılanı ve zürafaya neler mi anlatıyor? okuyup görelim.  Çocuk , yetişkin fark etmeden herkesin seveceği ve okurken düşündürecek bir kitap. 32 sayfa kuşe kağıda basılmış olan kitap canlı çizimleriyle de okuma keyfini arttırıyor. Kaç yaş itibariyle okunmaya başlanabilir diye düşünecek olursak üç ve dördüncü sınıf yaş gurubu için uygundur.

    KEYİFLİ OKUMALAR....

Öğretmenler Günü

Merhaba herkese:)
Yine biraz aradan sonra silerleyim. İşler yoğun gidiyor bu ara o yüzden zaman da bulamıyorum yazmaya.
Bugün "Öğretmenler Günü" günün anlam ve önemini hepimiz biliyoruz bizim için her gün öğretmenler günü :) öğretmenlerimize olan sevgimizi bir güne sığdıramayız fakat "Öğretmenler Günü" ne zaman ve nasıl kutlanmaya başlanmış ona bakalım birazda.
   Cumhuriyet kurulduktan sonra devletin önemli sorunlarından biri de eğitim konusuydu. okuyup yazmayı kolaylaştırmak,yaymak,çağdaş öğretim ve eğitim gerçekleşmesini sağlamak gerekiyordu.Bunun için yeni bir alfabe arayışı başlamıştı. Milli Eğitim Bakanlığı 1927'de Mustafa Kemal'in emriyle, alfabe araştırılmaya başlandı.İlk olarak fizik, kimya, matematik derslerinde Latin işaretleri kullanılmaya başlandı. aynı yıl posta pullarında da Latin harfleri kullanılmaya başlandı.
   9 Ağustos 1928'de İstanbul'da Sarayburnu Parkı'ndaki bir halk toplantısında Harf İnkılabı'nı müjdeleyen Mustafa Kemal, yeni yazının da özelliklerini açıkladı. Türk halkı bu yeniiğe kısa bir sürede uyum sağladı.İmzalar değişti, mektuplar yeni harflerle yazılmaya başlandı:) Yeni harflerin öğretilmesi için birçok yerde kurslar açılmaya başladı. Mustafa Kemal, yeni harfleri halka öğretmek için ilk il seyahate başadı.
   1 Kasım 1928'de TBMM'nin kabul ettiği Türk Harfleri Hakkındaki Kanun ile Harf İnkılabı yapılmış oldu.Kanunun çıkarılmasından sonra açılan Millet Mektepleri ile Türk tarihinde ilk okuma yazma seferberliği başlatıldı.

   24 Kasım 1928 tarihinde Millet Mektepleri Taalimatnamesi gereğince Mustafa Kemal Atatürk, Millet Mektepleri'nin başöğretmeni ünvanını aldı. 24 Kasım 1981 tarihinden itibaren "Öğretmenler Günü" kutlanmaya başlandı

Harf Devrimi ile ilgili ben kendime iki kitap buldum ikisini de alacağım. inceledikten sonra sizlerede tavsiye edeceğim tabiki. kalın sağlıcakla....
Tüm Öğretmenlerimizin Öğretmenler Günü kutlu olsun....

Öykülerin İzinde Smyrna'dan İzmir'e

Uzun zaman yine yazamadık :( ama bazı şeyler zamanla oturuyor... gün gelecek size hergün yazılar yazacağız :)

Bugünkü kitabımız da Eda arkadaşımızdan Ege'nin İncisi

Ege'nin incisi İzmir'in tarihini eğlenceli çizimler ve öyküleme yöntemi ile anlatan harika bir çocuk kitabı. Okurken çocuklarınızın sıkılmayacağına garanti veriyorum. Hem ilgi çekici hemde karikatür şeklinde olması açısından çocukların sıkılmadan bitirebileceği bir kitap.

Kitabımızda Yaz tatiline giren Afacanlar Mahallesi'nin çocukları her yaz olduğu gibi bu yaz da eğlenceli faliyetlerle yazlarını çok iyi geçirmenin peşindedirler. Mahalledeki çocuklar kendileri gibi araştırmayı ve keşfi seven tüm yaş grubundan çocukları bir araya toplarlar ve yeni oyunlar bulma atölyesi, ağaç ev yapımı vs. gibi etkinliklerle yazlarını en verimli şekilde geçirirler.  Bu afacanların oluşturduğu grubun bir de adı vardır. "Süper Araştırmacılar Klübü"

Bu klübe girmek çok kolaydır sadece araştıran ve keşfeden olmak yeterlidir. Grubun bir de parolası vardır. Yazın tükettiğimiz en lezziz yiyecek.. tabiki DONDURMA!

Grubun lideri Can adında bir çocuktur. Ve bu yaz farklı birşey yapılmasını istemektedir. Yaşadıkları şehrin tarihini öğrenmek gibi bir konu atar ortaya ve bu herkes tarafından çok ilgi çeker. Bütün çocukları bir heyecan sarar. Fakat bu geziyi tek başlarına yapamayacakları için Öğretmenleri de onlara katılmaya karar verir. Zehra öğretmenin de katılacağını duyan çocuklar sevinirler  ve Zehra öğretmen hemen ailelerden gezi  için izin alır. Ve izmir'in derinliklerinde çocuklar için gizemli ve eğlenceli bir yolculuk başlar.

İlk durakları İzmir'in ilk yerleşim yeri olan Bornova, Yeşilova Höyüğü ile başlar. Burada onlara Arkeolog Zafer Derin eşlik edecektir.  Yeşilova sekiz kez üstüste kurulmuş bir yerleşim yeriymiş. Atalarımız burada tarımcılığı, saz ağaçlarından ev yapmayı, hayvanları evcilleştirmeyi öğrenmişler. Kil kullanarak testiler yapmaya ve bitki liflerinden elbise bile yapmaya başlamışlar. Bunların dışında taş ve kemikten de süs eşyaları bile yapmışlar. Gerçekten çok ilginç. İnsan'ın zekası hiç tükenmek bilmeyen devamlı üretmeye dayalı bir yapıdır. Atalarımız gibi üretmekten ve yeni icatlar yapmaktan hiçbir zaman vazgeçmemeliyiz. Her başarısızlık, aslında başarıya bir adım yaklaştırır bizi!

 İzmir tarih boyunca farklı kültürlere, dinlere, milletlere ev sahipliği yapmıştır. Ve İzmir'de  çok fazla deprem, yangın gibi doğal afetler olduğundan dolayı kentler devamlı yıkılıp yeniden inşa edilmiştir. İzmir şuan'da da içinde her millet ve her dinden insanın birlikte yaşadığı barış dolu bir kenttir. 

Yeşilova'da başlayan hikayemiz İzmir körfezi, Atena'nın Tapınağı ve İzmir'in diğer tarihi yerleri ve birbirinden eğlenceli hikayelerle devam eder. Kitap 10+ yaş grubuna hitap etmektedir. Aslında büyüklerin de okuyabileceği bir kitaptır. :)  Bu öğretici ve bir o kadar da eğlenceli kitap okunmak için raflarda sizleri bekliyor. Herkese keyifli okumalar.

Çocuğunuz Kitap Okumuyor mu?

    İkibinli yıllardayız fakat hala ülkemizde okuma oranı çok düşük. Bunun birçok sebebi var... Bazılarımız eğitim sistemi der bazılarmız da aileye bağlar sebebini.Tabiki eğitim sisteminde de sıkıntılar var. Okullarda hala okumaya hazır olmadıkları halde çok ağır kitaplar öneriliyor. buna örnek vermek istiyorum :) ben orta okuldayken dönem ödevi diye bir şey vardı orta okul ikinci sınıftaydım Türkçe öğretmenim dönem ödevi olarak  "Mehmet Rauf'un EYLÜL" kitabını vermişti :) hem de öyle kısaltılmış metin falan değil tam metin okumam gerekiyordu. Okudum mu dersiniz? Okumayı denedim ama okuyamadım :)  :) o zamanlar bilgisayarın "B" sini bile bilmiyoruz ) hani özetini falan bulayım bir yerden :) Tabi dönem ödevi notum kötü oldu :) ve işin kötü yanı tüm kitapların öyle olduğunu zannediyordum ki annem okumamız için zaman zaman tüm imkanlarını zorlar yinede bizim için kitaplar alırdı. Zamanla bu korkumu aştım tabiki :) çünkü ne okumak istediğimi zamanla kavramıştım tabi yıllar sonra bir kitapçıda çalışmaya başladığımda herşey dahada farklılaşmıştı benim için.Tabi bir diğer şansım da çevremde okumayı seven hayat şartlarının müsaade ettiği tüm zamanlarda kitap okuyan arkadaşlarım vardı ve hala varlar...
    Bu yazdıklarımdan "Eylül"  kitabının kötü olduğu düşünülmesin Türkiye'de 1900' lü yılların başında yazılmış ilk psikolojik romandır :) şimdi kitapçılarda kısaltılmış ve çocuklara uygun hale getirilmiş metinleri var :) Bu tür durumlarla benim okuduğum zamanlarda çokça karşılaşıldı.
    Okuma oranının düşük olması eğitim sistemine bağlanılamaz bence dönüp kendimize bakmalıyız biraz. Okuma alışkanlığı evde başlıyor. Çocuğunuz küçükken bir,iki,üç,dört, beş yaşlarındayken ona kitap okuyormusunuz ? ya da küçük yaştaki çocuğunuza göstermelik de olsa evde bir saat okuma saati olduğunu anlatabiliyor musunuz? Bu alışkanlıklar ilk önce evde başlıyor. Artık bizim memleketimizde de  çocuk edebiyatına önem veriliyor. Birçok yayınevi çocuklar için yayın yapıyor.
    Yaklaşık on senedir kitapçılık yapıyorum.Çeşitli kitabevlerinde,yayınevlerinde çalıştım. Çalışma hayatımın altı senesi çocuk kitapçılığı ile geçti ve hala bununla uğraşıyorum. Çocuklar için yapılan kitaplara ticari gözden değil eğitim amaçlı baktım hep. Bunları yazmaya cesaret etmem de bu sebepten. Yıllardır gözlem yapıyorum ve çalıştığım yerlerde kitap okumayı sevmeyen çocuklara okumayı sevdirebildiğim zaman inanın aileleri kadar çok seviniyorum bu duruma :) Çalıştığım yerlerin çocğunda aileler çocukların kitap okumadıklarından dem vurarak geldiler kitap evlerine. Onlara ilk sorum  "SİZ KİTAP OKUYOR MUSUNUZ?" Cevap: "HAYIR" peki bu durumda çocuğunuzun kitap okumasını bekleyebilir misiniz?
    Ben kitap önerebilmek için önceden kitapları okuyorum. Evet yanlış anlamadınız çocuk değilim ama çocuk kitapları okuyorum hem de çooook eğleniyorum :) çocuklarla iletiişim kurabilmenin en iyi yoludur kitap. Okuduğum kitaplarda daha çok çocukların okurken eğlenebilecekleri bir yandan da okuduklarından bir şeyler çıkarmalarını istiyorum. Çünkü çocuklar sevmedikleri keyif almadıkları kitapları okumayı sevmiyorlar. Sizin onlar için ayırdığınız zamanın da önemi büyük. Yaş gruplarına göre okuma alışkanlıkları değişiyor tabi sizin yapmanız gerekenlerde bu ölçüde değişiyor. Her yaş grubu için önerilerim olacak.
    Birinci yaştan itibaren başkayalım.
Bu yaş grubu sizler benden daha iyi bilirsiniz :) gözlerini dünyaya yeni açmış, keşfetmeye başlayan belki ufak ufak kelimeler söylemeye başlayan yaş grubu. Bu yaş için yapılacak en güzel şeylerden biri sert sayfalı ufak çocuğunuzun eline göre kitaplar almak. bunlara örnekler vereyim.

Bu görmüş olduğunuz mini mini bir kitaptır. sizin evucunuzda kaybolacak kadardır ama çocuğunuz için uygundur :) ne kadar da güzel değil mi :) bi de çocuklar için banyo kitapları var. Birçok aile çocuğunu banyo ettirirken sıkıntı çekiliyor hem oyalanmaları için hem de kitap hissi uyandırıyor :)

Bunlar da ufacık ve yumuşacık :) içi pamuklu dışı çocuklara zararı olmayan bir maddeden yapılmıştır. öyle kağıt değil suda zarar görmüyor :) ne de güzeller değil mi :) ben birkaç örnek verdim bunlar çeşit çeşit ...
   Yazıya şimdilik ara vermem gerekiyor. Yarın pazar biraz meşgul olacağım yazamayabilirim ama sizlere birçok önerim olacak. takibe devam. Herkese güzel hafta sonları...

  

Ejderhanı Nasıl Eğitirsin ....

Bir önceki yazımda iki genç arkadaşımın da sizler için kitaplar okuyup o kitaplar hakkında yazılar yazacağından bahsetmiştim. İlk kitabımızı "Eda" arkadaşımız yorumlamış bulunmakta :) Kitabımız Günışığı Yayınlarına ait "Ejderhanı Nasıl Eğitirsin"  Sizlere keyifli okumalar :)

Ejderhanı Nasıl Eğitirsin

Ejderha eğitmek mi? "Hadi canım o da nasıl oluyormuş"  diyorsanız bu kitabı hemen okumalısınız. Hikayemizin baş kahramanı bir viking olan Hıçkıdık ve diğer 9 haylaz arkadaşının oluşturduğu eğlenceli bir kitap. 

Kitabımızın baş kahramanı, Hıçkıdık ufak tefek utangaç bir çocuktur. Fakat Kıllı Holiganlar Kabilesin veliahtı ve kendisinden büyük başarıların beklendiği çocuktur. Bu gruba hıçkıdık öncülük edecektir. Fakat bunu gruptaki hiç bir oğlan istememektedir. Özellikle sümüklü küstah!  

Bütün çocuklar heyecan içinde bir araya toplanmışlardı.  Bugün Ejderha Hazırlık Programının başladığı gündü. Temel eğitimden sorumlu Geğiren Kabadayı bütün oğlanlara program hakkında bilgiler verdi. Avanaklar Adasında yaşayan bu oğlanlar Kıllı Holiganlar Kabilesinin birer üyesi olmak için birbirleriyle yarışacaklardı. İlk olarak oğlanların birsürü ejderha yavrularının yattığı mağaraya girip hiç bir ejderhayı uyandırmada kendi ejderhasını  seçmeleri  gerekiyor. Daha sonra ejderhasına en iyi söz gerçiren ve en becerikli Ejderha'ya sahip olanlar bu kabileye katılabilecek ve başarısız olanlar sürgüne gönderilecektir. Bu gerçekten çok kötü!  Artık tüm oğlanlar zorlu yollarla alabildikleri en iyi ejderhalarına kavuşmuşlardır. Fakat biri hariç Hıçkıdık o yeryüzündeki en ufak ve en beceriksiz ejderhayı alabilmiştir. Üstelikte bir DİŞSİZ! Geğiren Kabadayı çocuklara ejderhalarını eğitmek için sadece bir kaç hafta vermiştir. Temel Eğitim Sınavı günü gelinceye kadar herkes kendi ejderhasını en iyi yapma çabasındadır. Ve bir ejderhayı eğitmenin en temel kuralı BAĞIRMAKTIR! Fakat hıçkıdık bu konuda çok başarısızdır.

Temel Ejderha Eğitim Sınavı günü gelmiştir sonunda! Bütün oğlanlar bir araya toplanmış. Fakat bir sorun vardır. Kıllı Holiganlar Kabilesinin veliahtı ve umudu Üçüncü Hıçkıdık ejderhasına hala söz geçirememektedir. Sözünü geçiremediği bu minik  ejderha ile zorlu sınavdan geçebilecek midir acaba? Bu arada Avanaklar adasını büyük bir tehlike beklemektedir. Yıllardır suyun altında uykuya dalan neredeyse adanın üç katı büyüklükte olan bir ejderha adayı ve orada yaşayan herkesi tehtit etmektedir. 

Oğlanların ejderhalarıyla ve kendi aralarındaki bu eğlenceli çekişme , Avanaklar adasını tehtit eden kocaman bir ejderha ve Kıllı Holiganlar Kabilesinin veliahtı  Üçüncü Hıçkıdık'ın kendini kanıtlama savaşı eğlenceli ve heyecanlı bir hikayenin başlangıcıdır.

Kitap 6-10 Yaş çocuklara hitap etmektedir. Kitabı okurken elinizden bırakamayacağınız kesin :)
Kitabın Filmi de bulunmakta. Film hakkındaki yorumları da kısa zamanda sizlerle paylaşacağız.
Sizlere Keyifli okumalar...

Küçük Yaşta Kitap ile Olan İlişki

   Yazıları aralıklı zamanlarda yazmak zorunda kalıyorum. Zamanla her gün yazmaya çalışacağım. Hatta çocuk yayınlarında ve filmlerinde de tecrübeli iki genç arkadaşım da bana yardımcı olacak :) ikisi de birbirinden eğlenceli, benim gibi çocuk kitaplarını seven :) 25 yaş üzeri insanların çocuk kitaparı sevmeleri size garip gelebilir ama öyle işte... Bizim çocuk kitaplarını sevmemizin çeşitli sebepleri var tabiki. Her şeyden önce kitapların ne kadar önemli olduğunu biliyoruz.Çocukların okudukları kitapların doğru seçilmesinde geleceklerine ne kadar çok fayda sağladığını biliyoruz.
   Daha çocuk yaşta okuma yazma bilmeden anne babaların çocuklarının yanında kitap okumalarının, çocukarına kitap okumalarının ne kadar çok zihin geliştirdiğini, hayal gücünü ne kadar çok geliştirdiğinin farkındayız.Bazı anne babalar bunun farkında değil maalesef ki. Çocuklara yaş gruplarına göre okunabilecek kitaplar farklılık gösteriyor. Tabi bunun yanında çocukların zeka gelişimleri için farklı eğitim etkinlik kitapları da var. sadece hikaye ve masal anlatmakla olmuyor... Birçok anne baba çocukları küçük yaşta yabancı dil öğrensin istiyorlar.Çünkü çocuklar hayatı yeni öğrenmeye başladıklarından herşeyi kolayca öğrenirler. tabikide imkan ve zaman varsa çocuk yaşta neden dil öğrenmesinler... peki ya çocuklara genel kültürü nasıl vereceğiz...Yabancı dil öğretmek için iyi bir okula gönderebilirsiniz,belkide küçük yaşta iyi bir yabancı dil kursuna... Eeee sonra... aaaaa ne güzel çocuğunuz yabancı dil biliyor hatta bir değil iki,üç.... sonra...  kendi ülkesine dair bir şey bilmedikten sonra ne işe yarar sizce... siz ona bilgi verezseniz... Siz onu gezdirmezseniz ne işe yarayacak yabancı dil... Siz kendi memeleketini öğretmedikten sonra ileride iyi bir şirkette çalışmasını mı sağlayacak . çocuğa küçük yaşta okuma keyfinin ne kadar güzel olduğunu gösterebilirsek inanın hayatları boyunca faydasını görecekler. Belki sizlere garip gelecek ama çocuklarınız çevresinin farkına varmaya başladığında siz ona okumaya başlarsanız, gösterirseniz, onunla etkinlikler yaparsanız çocuğunuzun zeka gelişiminin farkına varacaksınız...
   Çocuğunuzun yaş grubuna göre kitaplar seçebilirsiniz.Artık birçok kitabevinde çocuklar için kitap bölümleri var o bölümlerde daha altı aylık bebeğiniz için bile çok güzel kitaplar var :) bunlara bir kaç örnek vereyim :)
   Bu kitaplar çocukların ellerinde uzun süreceği düşünülerek tasarlanmış bazıları karton sayfalardan oluşuyor. bazıları sağlık bakanlığınca onaylanmış plastik sayfalı, bazıları bez sayfalardan oluşuyor.

Bu gördüğünüz kitap İş Bankası Yayınları tarafından basılıyor yaklaşık 10 kitaplık bir seri. ve her sayfası kalın kartından yapılmış. yani çocuklarınız ne kadar uğraşırsa uğraşsın kitabına fazla zarar veremiyor :)

Bu da Final Yayın Grubu'nun çıkarmış olduğu sert karton sayfalı kitap bunlar gibi birçok kitap var. birkaç tane de Eğitim-Etkinlik kitabı örnek verelim.
 Biraz daha büyük yaş grupları için 4-6 yaş grubu için çizim kitapları var :)

bir de Morpa Yayınlarının çıkarmış olduğu kitaplar var...

Yani uzun lafın kısası çocukların zeka gelişimi bizlerin elinde :) Dikkat geliştirici kitaplardan biri bu. Tabi zaman zaman Zeka gelişimi, Dikkat gelişimi, çeşitli eğlenceli oyunlar ,boyamalar vb. kitaplardan bahsedeceğiz. Bu konular hakkında çocukların gelişimi için çeşitli bilgiler vereceğiz...

 keyifli okumalar ve okutmalar....

Çocuk Kitaplarında Yer Alan Mesajlara İlişkin Bulgular

   Ufak bir araştırma yaptım çocuk edebiyatı üzerine. yaptığım araştırmada 2005-2009 yılları arasında çocuk edebiyatı üzerine bazı üniversitelerden öğretim üyelerinin detaylı araştırmasını buldum.
Prf.'lerin araştırmalarında farklı yayınevlerinden basılmış 100 kitap  ele alınmış. Bu kitaplar arasında çok da güzel karşılaştırmalar ve analizler yapılmış.. Bulmuş olduğum araştırma yazısını sizlerle olduğu gibi paylaşmak isterdim fakat yazı 258 sayfa :) bazı bölümleri sizlerle paylaşacağım...
   İlk olarak Çocuk kitaplarında yer alan mesajlara yer vermek istedim...

  - Ahlaki öğüt içeren mesajlar   (Mesaj sayısı 55 , 100 kitap içerisinde %19.2'si)
  - Toplumsal kurallara Yönelik Mesajlar    (Mesaj sayısı 41 ,100 kitap içerisinde %14.52'i)
  - Sosyal ve kültürel yapıya yönelik mesajlar   (Mesaj sayısı 86, 100 kitap içerisinde %30.3'ü)
  - Doğa ve hayvan sevgisi   (Mesaj sayısı 37, 100 kitap içerisinden %13.1 'i)
  - Dini mesajlar   (Mesaj sayısı 27, 100 kitap içerisinde %9.5'i)
  - Mesaj içermeyen ve mesajı açık olmayanlar   (Mesaj sayısı 38, 100 kitap içerisinde %13.4)

Mesajlar ve 100 kitap içerisindeki oranları da yukarıda gördüğünüz gibi...

İncelenen kitaplarda yer alan ahlaki öğüt içeren mesajlar; sıklıkla dürüstlük, başkasının eşyalarını izinsiz almama, mütevazı olma, saygılı olma vb. gibidir. Toplumsal kurallara yönelik mesajlar; trafik kuralları, toplu yaşamaya ilişkin mesajlar vb. mesajlardır.Sosyal ve kültürel yapıya yönelik mesajlar ise gelenek ve görenekler, çocuğun sosyal yaşamını içeren özelliklerden (kitabın seslendiği hedef kitlenin özellikleri, çocuğun günlük yaşamı, okul,oyun vb.) oluşmaktadır. Doğa ve hayvan sevgisine yönelik mesajların, hayvanları koruma, evcil hayvan besleme, çevreye karşı duyarlı olma vb. olduğu belirlenmiştir. Dini mesajların inançlı olma, ibadet etme vb. ile ilgili olduğu belirlenmiştir.Öykü ve masalların otuz sekiz tanesinde (%31.1) mesaj ye almadığı veya mesajın açık olmadığı görülmektedir...

   Araştırma yapıldığından bu yana aradan 5 sene geçmiş. Benim düşünceme göre beş sene bizim ülkemiz açısından  "Çocuk Edebiyatına" çok şey katmış. Söylemeyi unutmadan araştırma devletin kendi yayınları da dahil olmak üzere 34 yayınevi kitapları üzerinden yapılmış. Hatta o yayınevlerinden birkaçı şimdi yok ama daha fazla çocuk yayını yapan yayınevi ve daha kaliteli yayınlar var.

Mancalı Don Kişot

Don Kişot'u okumayanımız sevmeyenimiz yoktur herhalde.
Bazısı için bir karakter bazısı için kahraman. benim en çok sevdiğim kitaplar arasında yer alıyor.
Bu sefer kitap çocuklar için uyarlanmış ama öyle kitap özeti gibi de değil.
Çocukların zeka gelişimi ve dikkati de göz önünde bulundurularak hazırlanmış...
   Ünlü İspanyol Çizer Javier Zabala tarafından resimlenen Carlos Reviejo tarafından uyarlanan Cervantes'in ölümsüz eseri çocuklar için resimli kitap olarak Sarıgaga yayınevinden çıkmıştır.

Kitabımız 2005 yılında Blogna çocuk kitapları fuarında En İyi Çocuk Kitapları Ödülünü almıştır.
kitabı ben okurken çok keyif aldım çocuklarınızın da küçük yaşta Don Kişot'la tanışabilmesi için zaman kaybetmeden okumasını tavsiye ederim.

Kitabın içinden birkaç sayfa paylaştım sizlerin de gördüğü gibi çizimler çok güzel.

sizlere KEYİFLİ OKUMALAR.....

Dünya çevre Günü

Dünya Çevre Günü

  Genelde çevre günü, doğa günü vb. gibi günler gelmeden maalesef ki çevre ile ilgili bilgilere sahip olmuyoruz.Bunun önüne geçebilmek için çocuklarımızı küçük yaşlarda bilgilendirip  yıl boyu okutabileceğimiz kitaplar bulunmakta.
   Bunlardan bazılarını ben sizlerle payaşacağım. bazılarını da size bırakacağım.
Sizler de bildiklerinizi bizimle paylaşabilirsiniz.
bu kitaplardan ilki Final Kültür Sanat yayınlarına ait
   -Tula ve Mavi Dünya üç kitaplık bir seridir.

Bir çevre kitabı daha.Bu kitap da Banu Bozdemir'den Duman Çetesi

Evet şimdi sizlerden bekliyorum diğer çevreci kitapları...

KEYİFLİ OKUMALAR...

ÇOCUKLUK LİMANIMA SIĞINAN FOKLAR

    Kitabımızın yazarı Nilgün Ilgaz 1956 yılında Gölcük'te dünyaya gelmiş, 1975 senesinde Kadıköy Maarif Kolejinden mezun olmuştur. "Çocukluk Limanıma Sığınan Foklar" yazarımızın ilk kitabı olup 2003 senesinde yazılmıştır.Kitap Nilgün Ilgaz'ın çocukluk yıllarında yaşamış olduklarından yola çıkılarak yazılmııştır.

   Kitabın asıl karakteri Şirin. Babasının işi gereği şehir değiştirmesi gereken Şirin ilk olarak İzmir'de yaşamaktadır ve burada Arzu adında duymayan ve konuşamayan bir arkadaşı bulunmaktadır. Arzu ile anlaabilmek için Şirin işaret dilini öğrenmiştir. Böylece Arzu ile çok güzel arkadaşlıkları olmuştur.
   Şirin'in babasının işi gereği İzmir'den Karadeniz Ereğli'ye taşınmaları gerekmektedir. Şirin bu duruma çok üzülür ve orada arkadaş bulamayacağından bir de İzmir'deki arkadaşı Arzu'nun arkadaşsız kalacağı için üzülmektedir. İzmir'den ayrılırken Arzu ile birbirlerine mektup göndereceklerine söz verirler ve Karadeniz ereğliye giderler.
   Şirin orada da arkadaşlar edinir. Orada da çeşitli maceralara atılır.Yeni evlerinin bir de bahçesi var, bu bahçede Şirin ve yeni arkadaşları türlü oyunlar oynar... Arkadaşlarıyla denize girdikleri yerde anne ve yavru olmak üzere iki fok balığı ile karşılaşırlar.Sonra mı? Kitabın en heyecanlı yerleri olduğu için sonrasını size bırakıyorum....


   kitap 8-9 yaş grubu için daha uygundur.
   Eğer ki kitabı okur ve sizin yaş grubunuzdaki arkadaşlarınıza da okumayı ikna edebilirseniz belki yazarımız Nilgün Ilgaz sizin okulunuza da gelebilir.

Yazarımızın diğer kitapları 

 - Dostum Çino 

 - Kahraman Çino   

bu kitapları da en yakın zamanda sizlerle payaşmak dileğiyle...

Esinlenme Kaynağımız....

İanus....

Açılan ve kapanan kapılar...

Gençler ile yaşlılar....

İlkel halklar ile uygar halklar...